GEÇMİŞİN DİYALEKTİĞİNDEN BUGÜN VE YARIN

Makale

GEÇMİŞİN DİYALEKTİĞİNDEN BUGÜN VE YARIN

Yarına ait umudu yakalamak için bugünün gerçeğini anlamakla olur. İnsanın daraldığı bir sosyal yaşamda, dünün geçmişine dönmek ne kadar sorunlu ise, sorunları yarına ertelemek bir o’kadar problemli bir durumdur. Çözümsüzlükte kaynaklanan sorunlar insanı farklı düşünmeye ve farklı arayışlara zorluyor.

Bugünün insanı, dünün insanına göre daha bilinçlidir. X ve alfa kuṣağı genel kültür olarak ileriyi temsil ediyor. Eski kuṣak yeniyi temsil edemez. Bizim ne aradığımız önemli değil, yeni kuṣağın ne aradığı ve neye karṣı olduğu önemli. Bir olgudan söz etmekle, kimi istisnalardan söz etmek aynı ṣeyler değildir.
Robert Pekoz

Geçmişe yönelik eğilimlerin hızla artması bir tesadüfe bağlanamaz. Yalnızlık ve yeniyi anlamama insanları korkutuyor. İnsanların mutsuz olduğu bir sosyal hayat oluṣuyor. Bu sosyal hayat çok boyutlu sorunlar taşıyor. Zamanı nasıl kullanacakları bir sorun haline geliyor. Değiṣenin ne olduğu bilinci insanda oluṣmuyorsa, yeni bir hayat tarzı adım adım günlük faaliyetlerimizde etkili oluy. Bu durum huzursuz bir insan dünyasının oluṣmasına vesiledir.

Kimileri geçmiṣi yeniden keṣfetmenin, yada yeniyi bulmanın peṣinde. İnsanların geçmiṣin hikayesinden öğrenecekleri çok ṣey var. Bunların bugünün dünyasında ne gibi değeri olacak bilmiyorum. Bugüne ait toplumsal değerler, düne göre ileriyi temsil eder. Bu günün gerçeğiyle dünün yaṣanmıṣlıkları arasında bir analoji kurmak ve bu temelde geçmiṣe yaslanmak problemli bir korkudur. Dün geride kaldı ve eskidir. Önemli olan yeniyi, yeni olanın içinde anlamak ve teorileṣtirmektir.

Geçmiş sessizce zaman dolduruyor. Tarihte yaṣanmıṣ olanlar izleri ile var oluyor. Elbette insanın koruyacağı geçmiṣe ait bir mirası olacak. İnsanın bugüne hangi evrimden geçtiği, bugüne nasıl geldiği önemlidir. Ancak bu ilerlemenin diyalektiğini ve paradoksunu anlamak insan geleceğinde önemli bir rolü olmayacak.

İnsanın geçmişine ait en küçük bir hikaye değerlidir. Her değişim bir sırdır ve anlamlar yüklüdür. İnsan tarihin tanıkları ve yaṣanmıṣlıkları geride bırakılmıṣ sanatın ve kültürün içinde vardır. Bir dağ bile anlamlar ifade eder. Bir nehire hikayeler yüklüdür. İnsan tarihi, sürekli devam eden birbirine bağımlı bir bütündür. Toplumların kendi içindeki örgütlenmesini sağlayan, o günkü üretim ilişkisidir.

Eski kültürden, bugüne neyi taṣıyacağız ve yaṣatacağız. Her ṣeyin değiṣtiği bir dünyada, yeni nesile geçmiṣe ait neyi kabul ettireceğiz. Son yıllardır geçmişe olan özlemin, bir teseli seçeneği olarak alındığı bir zaman diliminde, bugün bu çabanın neye hizmet edeceğini anlamıṣ değilim gerçekten.

Hiçbir canlı topluluk geçmiṣ hikayesinden isteyerek kopmuyor. Kopmayı uzaklaştıran nedenlerin diyalektiği anlaşılmadan, geçmişin hangi değerini, bugünkü insan dünyasına verilmesi için mücadele edeceğiz. Geçmişe ait bütün toplumsal değerler, yeni toplumsal İliṣkiler içinde tutucu bir nitelik alıyor.

İddia edilen eski kültür, sanat ve sosyal hayattan elbette ṣimdiki zamana taṣıyacak değerler vardır. Örneğin: geçmişi anlatan bir resmin hikayesi, bugünün insanına tanımadığı bir tarihi öğrenmesine vesile olabilir.
Ðevam edecek…

0 Paylaşımlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir